Ellerine tutuşturulan dijital belgelerin gerçekliğini hiç araştırmadılar. Ağır suçlamalarda bulundukları kişilerin görüşlerini almak ihtiyacı hissetmediler. Gazeteciliğin en temel etik ilkelerini ihlal etmekle kalmayıp, ellerindeki sahte belgeleri dahi yanlış aksettirerek, imzasız dijital belgeleri ‘imzalı belgeler’ olarak lanse ettiler. Belgelerin sahteliğine dair olgular ortaya çıktıkça yaptıkları haberi sorgulayıp düzelteceklerine, sahtecilikleri örtbas etmek için didindiler.
Taraf’ın 20 Ocak 2010 tarihli haberini aşağıya taşıyoruz.
Habere konu olan Balyoz belgelerinin, kimin hazırladığı belli olmayan bir CD’den çıktığını, darbe planlarının tümünün dijital olduğunu, hiçbir imza taşımadığını, son kaydı 2003’de yapılmış gibi görünen bu dijital belgelerden Microsoft 2007 fontları ve içinden 2009’a kadar uzanan bilgiler çıktığını, cami bombalama krokilerinin ise ilk defa Microsoft Office 2007 ile piyasaya sürülen XML şemaları ile oluşturulduğunu, ve de bu haberi hazırlayan ve yayımlayan insanlara Türkiye’de kimilerinin hala “gazeteci” dediğini hatırlatalım.
http://balyozdavasivegercekler.com/2014/01/20/tarafin-bomba-haberinin-dorduncu-yildonumu/