Sevgili Okurlarımız,
Her ne kadar biz kimliğimizi ve ilkelerimizi “Hakkımızda” veya “Biz Kimiz? (Facebook)” bölümlerinde açıklamış olsak da, yorum yazanlar sıklıkla başlıktaki soruyu gündeme getiriyorlar.
Herşeyden önce biz bir platformuz. Aşağıda yazdığımız ilkeler dahilinde değişik görüşleri yayımlarız. Bu bizim o görüşlerden herhangi birini benimsediğimiz anlamına gelmez.
- Biz AKP’ye karşı olmayı misyon bellemiş bir site değiliz.
- Biz CHP, MHP, BDP de dahil hiçbir partiye veya kişiye/kuruluşa ne yandaş, ne de karşıt (muhalif) kimlikli bir kuruluş değiliz.
- AKP veya RTE yandaşı da değiliz, kimseye borcumuz ve hesap verme yükümlülüğümüz yok.
- Kimseye biat etmeyiz, kimsenin önünde boyun eğmeyiz.
- İnsan hakları beyannamesine uyan yasalar çerçevesinde doğru olan yoldan şaşmayız.
- Sadece siyaset değil, çevre, hukuk, sosyal, yemek, spor, resim, tarih vb konularda yazılar yayımlarız.
Tekrar edelim, biz hiçbir kuruluşa, medya patronuna, siyasi partiye, dış mihraklara, gizli servislere bağlı değiliz.
Eh, diyeceksiniz ki ‘sanki bağlı olsanız söyler miydiniz?‘…
Evet, söylerdik, çünkü biz doğrunun, adaletin, saygının, hukukun ve tabiatın yanındayız. Yazdıklarımız bunu doğrular.
- Yazarlarımız açık kimliklerini kullanırlar. Rumuz veya takma isimle iş yapmayız.
- Evrensel yasalara aykırı yazı yayımlamayız.
- Ülkemizin birlik ve beraberliğini bozmayan, Laik Cumhuriyete ve Cumhuriyet ilkelerine aykırı olmayan, ülkenin toprak bütünlüğüne ve değerlerine aykırı olmayan ve doğruluğundan şüphe etmediğimiz her türlü yazıyı yayımlarız.
Özet olarak biz bütün partilere eşit mesafedeyiz. Bugün eleştirilerin çoğunu AKP alıyorsa, iktidarda olan parti olduğundan hatalarını eleştirdiğimiz içindir. Yarın başka bir parti geldiğinde aynı tutumumuzu sürdüreceğimize emin olabilirsiniz.
Peki, dini konulara yaklaşım nedir?
Din hassas bir konudur. Ancak ne İslam’ı ön plana çıkarıp diğer dinleri küçümseyen, ne de başka dinleri veya dinsizliği yücelten yazılar yayımlarız.
Din konusuna bilgilendirme amacıyla, bütün dinlere eşit olarak yaklaşıp, sadece din konusunda aşırılıkları, baskıyı ve başkalarının haklarını gözetmeyen dini uygulamaların (her ne dinde olursa olsun) karşısında yazılar yayımlayabiliriz.
Özellikle kişilerin dini inançları ne olursa olsun, onları baskı veya çıkar aracı olarak kullanıp gerek devlet işlerinde, gerekse de kendi çıkarları doğrultusunda halktan faydalanmak veya halkı sömürmek amacıyla kullanmalarına karşı çıkarız.
Her türlü çıkar için yasaları çarpıtıp, görmezden gelip, veya anayasaya aykırı yasa veya yönetmeliklerle kendi dini görüşlerini empoze edenlere karşıyız. Bu ister A partisi olsun, ister B partisi olsun değişmez.
Biz futbol takımı tutar gibi hiçbir partiyi tutmayız, taraftarı değiliz, onların üyesi de değiliz.
Kimseden para almadan, özgür irademizle bu işi yürütüyoruz. Hepimiz gönüllü olarak katkıda bulunuyoruz.
Evrensel hukuka ve değerlere karşı gelen her türlü çağ dışı uygulama veya görüşe karşıyız.
Özet olarak bizim açımızdan din ve inanç kişisel değerlerdir ve bir millet, devlet, vatan ile bağdaştırılamaz. Yani milletin, devletin dini yoktur, o milleti oluşturan bireylerin kendilerinin inandığı (veya inanmadığı) bireysel dinler vardır.
Din konusu açılınca kılık kıyafet ve başörtüsü – türban konusu da öne çıkıyor. Biz, hiç kimsenin kılık ve kıyafetine karışılmasından yana değiliz. Ancak, bu giysiler bir üniforma olarak ve halk arasında ayırımcılık yapmaya başlarsa bunun kamusal alanlarda yönetmeliklere tabi olmasını savunabiliriz.
Ayrıca reşit olmayanlara her türlü baskı ve taraflı etkinin de doğru olmadığını, bu konuda evrensel hukukun geçerliliğini ve üstünlüğünü savunuruz.
Logomuzdaki Laik – Demokrat yazısı hakkında
Bireyler, gerek devlet idaresinde olsun, gerek kendi işlerinde olsun, bulundukları idari ve güç pozisyonu sayesinde kendi kişisel inançlarını yani dinlerini, diğer bireyleri etkilemek için kullanamazlar. Biz de zaten buna Laik‘lik diyoruz.
Benzer şekilde demokrasi, herkesin her aklına geleni serbestçe yapması değildir. Demokrasi, kabul edilmiş yasalar çerçevesinde, ve başkalarının haklarına tecavüz etmemekle başlar. Bunun için halkın kendini yönetmesi ve özgür seçimlerin yapılması ön koşuldur. Demokrasi, aynı zamanda azınlıkların haklarının korunmasını şart koşar. Anayasaya, kişisel özgürlüklere ve başkalarının haklarına karşı olamaz. Burada sadece kısaca değindiklerimiz, konuların ana hatları ve bizim ilkelerimizdir.
– Ezilenin isteklerinden, mağdurlardan yana mıyız?
Eğer bu istekler evrensel hukuka uyuyorsa EVET. Eğer bu istekler başka insanların haklarına aykırı ise HAYIR.
Türkiyedeki etnik kökenler hakkında
Türkiye coğrafi konumu nedeniyle bünyesinde çok kültürlü, değişik kökenli insanlar barındırır. Şu andaki geçerli anayasamıza göre bütün bu grupları ‘Türk’ adı altında toplarız. Yani Türk kelimesi bir ırkı değil, Türkiye Cumhuriyetine Vatandaşlık bağı ile bağlı olanları tanımlamak için kullanılır. En azından biz de öyle kullanıyoruz.
Hiçbir etnik grubun ülke içinde değişik haklara sahip olmasını veya başkalarında olan kimi haklara sahip olmamasını kabul etmeyiz.
Her bireyin sadece kendi dilini değil, her türlü dili öğrenme ve konuşma hürriyetini savunuruz. Ancak Türkiye’nin vatandaşlarının anlaşabilmesi için ortak bir dil esastır ve bu dil anayasamızda “Türkçe” olarak kabul edilmiştir. Temel eğitim alan herkesin ortak dil olan Türkçe’yi öğrenmesi milletin birbiriyle konuşabilmesi, anlaşabilmesi için esastır. Bunun dışında diğer dillerin öğrenilmesini, değişik etnik kökenden gelenlerin kendi dillerini öğrenmelerini ve kültürlerini yaşatmalarını savunuruz.
Vatandaşların eşit şartlar altında yaşamalarını isteriz, destekleriz. Vatandaş olmayanların da, hangi etnik grup, din, görüş veya ırktan olursa olsun, evrensel haklarını savunuruz.
Mizah
Mizah, hiciv ve yergi kullanarak gerek yazı, gerek görsel olarak güldüren ancak bir mesaj içeren iletişim türüdür. Herkes, her makam için kullanılabilir, her mizahi yazıyı, klibi hakaret veya saygısızlık olarak görmemek gerekir. Biz mizah yayımlarken uluslararası normlara uyarız. Mizahı içlerine sindiremeyenler genellikle başkalarının düşüncelerini kabul etmeyenlerdir. Mizah içeren bir yazı okurken veya görsel seyrederken onun güldürücü tarafını görmeye çalışın, şahsi hakaret olarak almayın.
Karşılıklı saygı ve yorum kuralları
Bu sitede ve bütün uzantılarında küfür etmek, argo kelimeler kullanmak, şahısların kendilerine ırkçı, aşağılayıcı söz söylemek yasaktır. Kelime bütünüyle yazılmamış dahi olsa, kısaltılmış şeklini de kullanmak bu siteye bir daha yazmamak üzere yasaklanmanıza yeterlidir.
Bazı kişiler bu yasakları demokrasi veya söz söyleme hürriyeti ile karıştırıyorlar. Söylemek/yazmak istediğiniz herşeyi kötü konuşmadan da ifade edebilirsiniz. Biz değişik veya karşıt fikirleri değil, içinde küfür ve argo kullanılan, kötü amaçla (kışkırtma, saldırı) yazılan yazıları yasaklıyoruz. Buraya yazı yazabilmek için bu şartları ve sosyal medyada karşılıklı tartışma adabını kabul etmiş olmanız gerekir.
Bazı kurallar da Facebook veya başka ortamlar tarafından otomatik olarak uygulanır, bizim bir rolümüz yok. Örneğin, “SÜREKLİ BÜYÜK HARF KULLANARAK YAZMAK” internet ortamında “bağırmak” anlamına geldiğinden, Facebook bunları otomatik olarak yasaklar. Yazdıklarınız içeriği ne olursa olsun, hepsi büyük harfle yazıldıysa sadece siz kendiniz göreceğiniz, ama başka kimsenin göremeyeceği hale getirilir.
Güncelleme
Biz yeni sorular geldikçe veya açıklanması gereken yeni durumlar ortaya çıktıkça, eklemeler yaparak bu yazıyı güncelleyeceğiz.
Hepinize sevgi ve saygılarımızı yolluyoruz, bizimle iyi vakit geçirmeniz ve size yararlı olmamız umuduyla hoşçakalın. Size daha iyi hizmet edebilmek için önerilerinizi de editor@turkiye.net adresine bekliyoruz.
Turkiye.Net ailesi