Bak kardeşim, politik görüşlerimiz, inançlarımız, oy verdiğimiz partiler farklı olabilir. Ama ben senin de Türkiye’yi sevdiğine, yurduna bağlı olduğuna inanıyorum. 15 Temmuz’da birimiz tankların önüne koştuk, diğerimiz bayrağimiz elinde sokaklara döküldük. İkimiz de darbe girişimi bastırılınca sevindik.
Peki, birilerinin bu darbe girişimi ile ilgili gerçekleri öğrenmek yerine üstünü örtmek için bu kadar çaba göstermesi karşısında ne diyorsun, bunu kabulleniyor musun?
Resmi adı, TBMM 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu. Görevi güya bu darbe girişimini araştırmak, gerçekleri rapor halinde millet meclisine, yani şu ağızdan düşürülmeyen milli iradeye sunmak.
15 milletvekilinden oluşuyor. Dokuzu AKP, dördü CHP’den. Birer üye de MHP ve HDP’den.
Bu komisyonun yetkileri aslında çok geniş, istedikleri kişileri çağırıp dinleyebiliyorlar. Ama bunun için komisyon kararı, yani salt çoğunluk lazım. Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar savcılığa ifade veriyor, ama komisyona davet edilmesi yönündeki öneri AKP’li üyelerin oyları ile reddediliyor. Birçok açıklanmamış bilgilere sahip MİT başkanı Hakan Fidan’ın daveti öneriliyor, yine aynı şekilde red.
Kadir Topbaş’in damadı Ömer Faruk Kavurmacı FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanıyor, komisyon bu yönde daha derin bir araştırmaya gerek görmüyor. Melih Gökçek ile ilgili iddialar. Burada da daha geniş kapsamlı araştırma lüzumsuz.
Bana inanmayın, biraz zahmet edip www.tbmm.gov.tr sitesine girin, toplantı tutanakları orada. Kim ne önermiş, kim karşı çıkmış, kendiniz okuyun.
Ama artık yol belli, son 15 Aralık toplantısından sonra bu komisyon, araştırma komisyonu olmaktan çıktı, gerçekleri karartma komisyonu haline geldi. Göz boyama, araştırır gibi yapma, ama sakın daha ilerisine gitmeme komisyonu.
Alınan red kararlarını oylayanlar hep AKP milletvekilleri. Bu dokuz milletvekili hep aynı yönde karar verdiklerine göre de oylarını bir yerden gelen talimata göre vermiş olmaları en büyük olasılık. Öyle olunca da talimatı veren kişinin bu komisyonun gerçek olarak araştırma yapmasını arzu etmiyor olması mantıki sonuç.
Sizce neden olabilir? Ben söyleyeyim. Bu komisyonun görevini hakkını vererek yapması halinde, darbe başarılı olsaydı hemen sonrasında kim başbakan olarak atanacaktı, kimler bakanlar kurulunda olacaktı, kesinlik kazanacaktı. Yalnız bu kadar da değil, hâlâ görevlerinde bulunan kaç AKP milletvekili, kaç belediye başkanı Fethullahcıymış, ortaya çıkacaktı.
Üstü örtülmek istenen gerçek bu. FETÖ’cü oldukları şüphesi ile onbinlerce kişinin işine son verildi, gözaltına alındı, binlercesi tutuklandı. İçlerinde bir tane AKP belediye başkanı veya AKP milletvekili taniyor musunuz?
Halbuki telaffuz edilen rakamlar korkunç: 4 bakan ve en az 60 milletvekili.
17-25 Aralık suçlularını aynı kişiler meclisde aklamışlardı. Suçları suç olmasına suç ama ucu AKP’ye dokunduğu için soruşturmaya gerek yok. FETÖ’cüler bu ülkenin canına okumaya kalkıştılar ama ucu AKP’ye dokununca yine meclis tarafından aklanıyorlar.
Milli irademiz bu mu? Vicdanınız rahat ediyor mu? Ve ses çıkarmamaya ne kadar devam edeceksiniz?
O kadar şehit vatan için değil, AKP için mi verildi?
İbrahim Çakıroğlu
