Arkadaşınız grip olduğunuzu düşünüyor, oysa siz soğuk algınlığı olduğuna yemin ediyorsunuz, eczanedeki ilacın üzerinde ise her ikisini de iyileştirdiği yazıyor. Pekiyi aradaki fark önemli mi?
Kesinlikle!
İnfluenza virüsü gribe neden olur ve virüsün sadece birkaç varyantları olduğu için grip aşısı ile önlemek, ya da tedavi etmek, nispeten kolay hale gelmiştir.
Diğer yanda soğuk algınlığı yanıltıcı olabilir. Genelde rinovirüs soğuk algınlığının sorumlusu olsa da, 200’den fazla başka virüs te soğuk algınlığına sebep olabilir, bu da demek oluyor ki anti-viral reçeteler genellikle bir seçenek değildir. Bunun yerine, reçetesiz rahatlatıcılar ve ev ilaçları en iyi seçenektirler, ama yine de dikkatli olmak gerekir. Soğuk algınlığı ve grip tedavisi için neler yapmalı ve neler yapmamalı konusunda işte sizin için bazı ipuçları:
Eğer Grip ise…
Sizi fena vurur! Muhtemelen ateşiniz 38°C’ın üstünde olur ve sizi yatağa düşürür. Titreme, yorgunluk, kas ağrıları ve göğüs ağrısı gribin karakteristikleridir. Öksürük veya burun akıntısı da olabilir, ama soğuk algınlığında olduğu gibi üst solunum belirtilerinden muzdarip olmanız daha az olasıdır.
Ne yapmalı…
Hemen doktorunuzu ziyaret edin. Anti-viral ilaçlar belirtilerin başlamasından sonra 48 saat içinde alınmalıdır. Tedavi, belirtilerin azalmasını, iyileşmenin hızlanmasını ve önemli ölçüde zatürre veya bronşit gibi komplikasyonların gelişme şansını azaltacaktır.
Ne yapmamalı…
Birkaç değişik ilaç kullanmak, bir maddeden çift doz almanıza sebep olabileceği için tehlike yaratabilir, zehirlenmenize sebep olabilir. O nedenle değişik ilaçlar kullanmamaya dikkat edin.
Kesinlikle antibiyotik kullanmayın, çünkü antibiyotik bakterileri hedef alır, virüsleri değil. Ancak bir komplikasyon anında, vücudunuzda bakteriyel enfeksiyon varsa antibiyotik kullanmanız uygundur.
Eğer Soğuk Algınlığı ise …
Belirtileri boyun üzerinde ağırlıklı olur. Burun akıntısı, öksürük, gözlerde sulanma, boğaz ağrısı, tıkanıklık, hapşırma, soğuk algınlığının tatsız belirtileridir ve genellikle bir veya iki gün içinde ortaya çıkarlar. Kendinizi yorgun hissedebilirsiniz ya da ateşiniz olabilir, fakat gribe nazaran çok daha az şiddetli olur.
Ne yapmalı…
Hastalığın sürecini bir kaç gün azaltmak için, hastalığın başlangıcında günlük 250-500mg C vitamini alınabilir. Bunun kesin işe yaradığının ispatı olmasa da yine de denemeye değer. Yalnız çok büyük miktarlarda C vitamini almak mideyi tahriş edeceği için, tavsiye edilen miktarı geçmemek şarttır. 48 saat boyunca düzenli olarak alınan Çinko pastilleri potansiyel olarak yardımcı olabilir. Eğer belirtiler kötüye giderse, eczaneden alacağınız atihistaminikler, ya da daha doğal çare olan tuzlu burun spreyi sinüslerinizi kurutmanıza yarar. Virüsler burun pasajlarınızda çoğalıp sisteminize girdiği için, burun spreyi kullanarak bu virüsleri vücudunuzdan atmış olursunuz.
Ne yapmamalı…
Eğer hafif ateşiniz varsa – 37.5°C’ın altı – ateş düşürücü kullanmayın. Eğer yüksek risk kategorisinde değilseniz, ateş vücudunuzun enfeksiyonla mücadelesi için bir yol olabilir. Onun yerine, dinlenmek, terlemeler sonucu susuz kalmamak için bol sıvı içmek sizin için daha iyi olabilir. Ayrıca dekonjestanlardan kaçınmalısınız. Bunlar ilk anda burun pasajlarında şişmeyi azaltarak nefes almanızı kolaylaştırdığı gibi, sonraki kullanımlarda etkisini kaybeder ve daha sık ve yüksek miktarlarda kullanmanızı gerektirir.