Aynı olaylar bir daha bir daha oluyor.
Muhammed Hasan Hamza Zafir el-Medeni,
İsmini ihtimal hiç duymamışsınızdır.
Dönemi kısaca anlatayım:
Dönem 1880-1890 arası.
Sultan II. Abdülhamit dönemi.
Osmanlı İmparatorluğu dağılma sinyalleri veriyor.
Hünkar’da ‘’Pan İslamizm’’ kartını oynama karar verir.
Osmanlı coğrafyasında ne kadar tarikat varsa,
Onların liderleri İstanbul’a davet edilirler.
Bir çok tarikata İstanbul’da dergah açma imkanı verilir.
Bazılarına Camii tahsis edilir.
Şazeli tarikatı Libya, Tunus ve Cezayir’de çok etkindir.
Bu tarikatin şeyhi ise Şeyh Zafiridir.
Sultan II. Abdülhamit’i çok etkilemiştir.
Hünkar bu tarikata intizap etmiştir.
Şeyh Zafiri saraydan bir hanımla evlendirilir.
Bugün Beşiktaş Serencebey’deki Camii,
Dergah ve türbe bu dönemden gelir.
Sultan II. Abdülhamit tarafından yaptırılmıştır.
Hünkar’ın özel koruması Söğüt alayının da tamamı,
Bu tarikate bağlıdır.
Camii Conrad otelinin yanındadır.
Ama Osmanlı’nın dağılmasına bu işin hiçbir etkisi olmaz.
Boşuna tarikat liderleri zengin olmuştur.
Bilakis tarikat savaşlarından dolayı iş daha da beter olmuştur.
Şimdi ülke aynı yola girdi.
Adamın biri Sunni Halife olmak istiyor.
2014 yılında Orta Doğuda ne kadar dini cemaat varsa,
Hepsi İstanbul’a bizzat davet edildi.
Işıd’ın siyasi lideri Tarık-el Haşimi İstanbul’a yerleşti.
Tarık-el Haşimi Irak Sunnilerinin lideridir.
Geçen gün anlattım.
İkitelli Güneşli’de bürosu var.
Bu hafta da İhvanü’l-Müslimin liderleri İstanbul’a,
Yerleşme kararını aldılar.
Bizzat davet edildiklerini açıkladılar.
Tahrir meydanı olaylarından sonra bu kadro,
Katar’dan Mısır’ı yönetiyorlardı.
Bu şahıslar Katar’dan İstanbul’a geliyorlar.
Cemal Abdülsettar İstanbul’a davet edildi.
Bu adam da kim, diyebilirsiniz.
Mısır’daki Müslüman Kardeşler merkez komitesi başkanı.
Mısır’da Mursi olayları olduğu zaman,
Tahrir meydanında eylem yapın diye akıl veren bizden birisi.
2.000 kişinin öldüğü Rabia olayını organize eden bizimki.
Akepe ile İhvanü’l-Müslimin aynı kökten gelirler.
Hasan El Benna ve Seyyit Kutub ve Muhammet Kutub’un
1949 yılındaki beyanı tanıdık.
‘’Demokrasi bir tramvay gibi hedefe gidilecek bir araçtır.’’
Bu lafı bizde kullanan kimdi hatırlayamadım.
Ülkede El Kaide, Işıd ile ilgili tüm soruşturmalar kapatılmış.
Bu işle ilgili tüm polisler görevden alınmış.
Bu soruşturmalarla ilgili bir kişi tutuklu değil.
Turan Akıncı