Yahu arkadaş, seninle başımızı ne derde karmışız?
Hani delikanlı demiş ya; “Baba, bir hırsız tuttum, napayım?”
Baba;”Getir bakayım.”
Delikanlı; “Gelmiyor.”
Baba; “Bırak gitsin o zaman.”
Delikanlı; “Bıraktım ama gitmiyor!”
Delikanlı; “Gelmiyor.”
Baba; “Bırak gitsin o zaman.”
Delikanlı; “Bıraktım ama gitmiyor!”
Seninki de işte o hesap. Ne yapsak sana yaranamıyoruz, seni bir türlü doyuramıyoruz be usta!..
Başbakan olacam dedin, Türk Milleti seni en uzun süre Başbakanlık yapan adam yaptı. Doydun mu, doymadın. Ben Cumhurbaşkanı olacam diyorsun, hem de “Başkan” olanından. Onu da versek, “Halife” olmak istiyorum diyeceksin!
Orada durup, doysan hadi onu da verelim.
Ama sen ABD’nin gelmiş-geçmiş en geri zekâlı Başkanı Bush gibi, Allah ile konuştuğunu söylüyor ve diyorsun ki; “Allah bana, “ey Başbakan Tayyip, seni Başbakan yaptım. Sen Suriye’de ki zulme nasıl sessiz kalırsın?” Yani senin Halifeliğini de tanısak, sen tövbeler olsun “Ben Peygamberim” diyeceksin.
Seni nasıl doyuracağız be usta?
Eve ekmek götürmekte zorlandığın günleri hatırlar mısın? Zar zor, orman arazisine kaçak olarak yaptığın eve kömür alamadığın soğuk kış aylarını unuttun mu? Satın aldığın 6 yaşındaki arabanın taksitlerini öderken neler çektiğini unuttuysan, ikisi de sağ olan ve zamanında ellerini öptüğün Oğuzhan Asiltürk ve Şevket Kazan ağabeylerine bir soruver, onlar sana anlatsınlar, neler çektiğini!
Yabancı dergiler, senin dünyanın en zengin sekizinci siyasetçisi olduğunu yazdılar. Herkes senin Rahmi Koç’a Gezi Parkı olaylarında yaralılar için kullanılan Divan Otelinden dolayı kızdığını sanıyor. Hâlbuki sen Belediye Başkanlığından ayrıldığında, “Tayyip Bey’in 1,5 Milyar Doları var” dediği için Rahmi Beyden intikam almak istiyorsun.
“Çok laf yalansız, çok para haramsız olmaz” demiş atalarımız.
Sen, bilsen de bilmesen de çok konuşuyorsun, bir söylediğin diğerini tutmuyor, sürekli kendi kendini yalanlıyorsun.
Servetinin hesabını açık-açık mertçe veremiyorsun. Servetimin kaynağı çocuklarıma yapılan“takılar”diyorsun. Ne takıymış be usta, ye-ye bitmedi.
Avuç içi kadar takı çıkını villalar oldu, gemiler oldu, pırlantalar oldu, medya kuruluşları oldu, yurt dışında rafineriler oldu hala bitmedi.
Çok “Ah” aldın be usta. Kafandaki “Federe İslam Devletini” gerçekleştirmek için, insanların sahte delillerle zindana atılmalarını görmezden geldin. Demokratik gösteri ve yürüyüş hakkını kullanan gençlerin üzerine “Ben emir verdim” diyerek polisin orantısız güç kullanmasını sen sağladın.
5 genç öldü, 12 gencin gözü çıktı, binlerce insan yaralandı, cadı avı hala devam ediyor ama sen,“Polisle çatıştılar, ondan öldüler” diyerek utanmadan, ölen gençlere iftira attın be usta.
Buraya kadar yazılanların hepsi zaman içine unutulabilir. Tarih asla unutmaz ama insanlar belki unutabilir. Ama “Çözüm Süreci” diye koskoca Türk Devletini, PKK Narko-Terör örgütünden talimat alır hale getirdin ya, iki cihan bir araya gelse işte bu unutulmayacak be usta…
Şehitlerimizden birinin ruhu muazzep olursa, biz ser’imizi (kafamızı) veririz, dedin. Senin bu lafın üstüne PKK militanları, Türk Bayrağının ve şehit mezarlarının üzerinde halay çekiyor, kendi asayiş güçlerini oluşturuyor ve bu çılgınlığı dünyaya ilan ediyorlar.
Bu eşkıya takımı vatan hainleri, seni bu kadar mı korkuttular be usta?
Nefretini-kinini görevinin arkasına koymayı, hırsını-açgözlülüğünü aklının arkasına itmeyi beceremedin. İnadına bu zaaflarını hep öne çıkarttın be usta.
Kendine hep yenilenleri-kaybedenleri örnek aldın. Kazananlardan-doğrulardan-Türk Milletinin dostlarından hep kaçtın. Şeyh Said’den-Said-i Kürdi’ye, Derviş Memed’den-İskilipli Atıf Hoca’ya, Barzani’den-Saddam’a, Kaddafi’den-Mursi’ye kadar hep ABD ve İngilizlerin kucağına oturanlara sarıldın.
Ömründe bir kez olsun, gönülden Türk Milleti-Atatürk demedin.
Cumhuriyetle ve Türk Devletinin kurucularıyla hiç barışmadın. Sen Türk Milletini aptal mı sanıyorsun be usta? BDP Van Milletvekili Özdal Uçar denen bölücü hain dünkü sözleri, senden cesaret almasa söyleyebilir miydi?
Sözü noktalayalım;
Her dağın bir tane kartalı olur. Türk Milleti sana “geç Türkiye Kartalı ol” dedi. Fakat sen Türkiye dağının kartalı olamadın, ülkemizi çakallara parçalatacaksın.
Bizi bize kırdırmadan, ülkemizde bir iç savaş çıkarmadan kendini hesaba çek.
Türk Milleti ayağa kalktı artık. Kendi kartalını bulup çıkaracak. Kurda kuşa yem olacaksın be usta…
Rifat Serdaroğlu
