15 Eylül 2017 saat 11:55 ZULU (GMT): 1997 de Satürn’e fırlatılan Cassini uydusu, 20 yıllık görevden sonra yakıtı biterken Saturn atmosferine yönlendirildi ve yanarak parçalandı.
CASSINI, adını 17.yy’da yaşayan İtalyan astronom ve matematikçi Giovanni Domenico Cassini’den almış.
1997’de yola çıktı, 2002’de Satürn’e vardı. 20 yılda toplam 1,5 milyar km yol yaptı.
İçinde Huygens adlı bir sonda-uydu taşıyordu. Huygens, adını 1655 yılında Satürn’ün en büyük uydusu Titan’ı keşfeden Hollandalı astronomdan almış.
Bizler Osmanlı’nın en parlak devri olan Kanuni zamanında Viyana kapılarında kuşatma peşindeyken, Avrupa bilimde uzayı keşfe başlamıştı. Cassini ve Huygen’in neler keşfettiğini uzun uzun burada yazmayacağım, sansürü kırıp erişebilirseniz Wikipedia’dan bakabilirsiniz.
Huygens uydusu, Titan yüzeyine inerek araştırma yaptı ve yüzeyinde taşlar, düzlükler, sıvı hidrokarbon denizleri ile buz olduğunu keşfetti. Huygen’den önce etrafını kaplayan kalın metan ve etan ‘dan oluşan bulutlu atmosfer nedeniyle Titan hakkındaki bilgilerimiz kısıtlıydı.
Cassini, 63 Satürn uydusundan 7sini keşfetti. Bu uydulardan Enceladus’da gayzer’ler, buzla kaplı bir yüzey ve buzun altında tuzlu su okyanusu olduğu görüldü. Cassini, bu gayzer’lerden birinin fışkırttığı suyun içinden uçarak bilgileri dünyaya gönderdi.
Burada su olması yaşam olabilme ihtimalini arttırıyor.
Cassini’nin görevi bu kadar değildi tabii. Saturn uydularından Europa hakkında da çok bilgi topladı, daha birçok keşifte bulundu.
Meraklı olanlar aşağıdaki linklerden daha fazla bilgi edinebilirler.
CASSİNİ’Yİ NEDEN PARÇALADILAR?
Cassini, Huygen’sin aksine, bir cismin yüzeyine inmek üzere tasarlanmamıştı. Eğer Saturn atmosferinde yakılmasaydı, Cassini yakıtı bitse dahi daha birkaç yıl daha yörüngede dolaşıp bize bilgiler yollayabilirdi. Ancak ondan sonra aracı kontrol etme imkânı olmadığından, Cassini, başıboş bir şekilde içinde hayat olduğu ihtimal dahilinde olan Enceladus gibi bir uyduya düşebilir, ve içinde dünyadan bulaşmış olması muhtemel bazı mikroorganizmalar ve motor yakıtı Plütonyum, oradaki muhtemel hayata bulaşarak kirlilik veya felâket yaratabilirdi. Yakılmasına karar verilen uzay aracı, bu sayede içindeki muhtemel mikropların da Saturn veya uydularına sirayet etmelerini önlemiş oldu.
Bu arada ilginç bir hikaye, hepimize insanın azmi konusunda ders verecek nitelikte:
Cassini uydusu 1997’de fırlatıldığı zaman Lise’de olan bir kız, bu olaydan çok etkilenmiş. Ve büyüdüğü zaman mutlaka Cassini’yi idare eden ekipte yer almak istediğini söylemiş.
20 yıl sonra Cassini’yi yörüngeden çıkarıp, son 90 saniyede antenlerini dünyaya dönük tutarak çok kıymetli son bilgileri yollamasını sağlamak için komuta odasında Cassini’ye son manuel komutları veren pilot işte bu kızdı!
Aşağıdaki linke tıklayıp 3:40 dakikalık videoyu mutlaka izleyin. Orada bir yorumcunun yazdığı gibi ben de gözyaşlarımı zor tuttum! Neden bilmiyorum…
Bu aşağıdaki link de, Cassini misyonu hakkında NASA tarafından verilen bilgi.
https://saturn.jpl.nasa.gov/mission/grand-finale/overview/
Umudumuzu kaybetmeyelim. Eninde sonunda ülkemizi esir alan bu gerici, yobaz, hırsız ve sömürücü hükumetten kurtulacağız, ve hala Cennet-Cehennem, Adem-Havva, deve sidiği, düz dünya diye geveleyen ve evrim teorisini reddeden bu kafaları ya eğiteceğiz ya da kıracağız. İleride mutlaka uygar, üreten, ileri dünya ülkeleri arasında yer alacağız.
Biz göremeyeceğiz ama, er veya geç bunun gerçekleşeceğine eminim.
Ömer Komili