Türkçe ezan ile Arapça ezan arasında tek benzer kelime “Felah” kelimesidir.
Felah, kurtuluşa hidayete erme anlamına kullanılır. İflah olan bir insan (Kötü bir durumdan kurtulmak) felaha ulaşmış demektir.
Herkes iflah olabilir ama sen iflah olamazsın. Çünkü sen hırsına ve kibrine yenilmiş birisin. Bu yüzden herkes felaha erişebilir ama sen asla erişemezsin.
Türk Devletinin düşmanı olan emperyalist devletlerin planladıkları oyunda figüran olmayı kabul edip, tesadüfen bir yerlere geldin. Ama geldiğin makamların kıymetini bilemedin.
Her geçen dakika biraz daha olgunlaşacağına, şükredeceğine, tüm milleti kucaklayacağına tam aksini yaptın. Sana oy veren insanları sattın. Sürekli olarak yalan söylemekten, kötülük yapmaktan, tuzak kurmaktan, yolsuzluk yapmaktan, doğruyu, iyiliği, dürüstlüğü ve namuslu olmayı unuttun.
Halk dilindeki gibi, “Ne oldum delisi” oldun.
Zücaciye dükkânına giren fil gibi Cumhuriyetin tüm güzel ve çağdaş değerlerini kırdın, döktün…
Fakat bu kez kafanı cami duvarına çarptın. Kadına bakışındaki ilkellik nedeniyle Türkiye’deki tüm kadınları ayaklandırdın.
Sen iflah olmazsın ama ben yine de anlatayım. Yazdıklarımdan bir harf öğrensen yeter!
Kadının, hayatın her alanına girdiği ülkeler gelişmiş, çağdaş ve medeni ülkelerdir. Bunu başarabilmiş toplumlarda huzur, bereket, insana saygı, hakça paylaşım vardır. Kadın-Erkek eşitliğinin sağlandığı toplumlarda gelecek endişesi de minimum düzeydedir.
Günü planlayan aydın anne-baba, çocuklarının geleceğini de olabildiğince doğru planlar. Çocuk, sağlıklı ve iyi beslenir. Eğitimine gereken önemi verir.
Hepsinden önemlisi çocuk sevgiyle büyür, sevgiyi-sevmeyi öğrenir. Bu çocuklar;
- Kavgadan değil, barıştan yana olurlar. Hayatı dolu-dolu yaşarlar.
- Örgütlü topluma inanırlar.
- Hukuksuzluk ve haksızlık karşısında asla susmazlar. Hak aramanın yollarını iyi bilirler.
- Ülkelerine sahip çıkmanın ancak çalışmakla-üretmekle ve birlikte yaşamakla mümkün olduğunu bilirler.
- Yapmaktan, inşa etmekten yana olurlar, yıkmaktan yana olmazlar.
Kadını toplum hayatından çekip eve kapatan toplumlar, mevcut güçlerinin yarısını kullanmayan vücutlar gibi, yalpalar dururlar…
Bu söylediklerim sana ters geliyor, değil mi? Anlamıyorsun değil mi?
Kafan almıyor değil mi?
Kadını aşağılayan, onları hor gören o kadar çok laf ettin ki, kadınlardan bazıları sana nasıl oy veriyorlar, ben de bunu anlamış değilim!
Utanmadan ne dedin, hatırlatayım mı?
-“Makyajlı kadın, kaportası bozuk araba gibidir” dedin!
Senin eşin ve kızların da doğal olarak makyaj yapıyorlar. Kaportaları bozuk mu?
-Sen evinin dışına çıkarken yüzüne her gün bir avuç fondöten sürüp, makyaj yapıyorsun! Kaportadan ne haber? Aynaya baksana!
Kaporta çarpık üstelik egzoz da patlak olmasın?
Sen iflah olmazsın, olamazsın…
Rifat Serdaroğlu, 18 Şubat 2015
