1 Ermeni Sorunsalı 1-ç

Ermeni Sorunsalı 1-ç

0
Bu yazı, Ermeni Sorunsalı adındaki bir yazı dizisinin parçasıdır.
Daha önce yayımlanan yazıları okumak için yukarıdaki ana menüden DOSYALAR ve ERMENİ SORUNSALI başlığını seçiniz veya
https://turkiye.net/dosyalar/ermeni-sorunsali/
linkine tıklayınız.

30 EKİM 1918 MONDROS ATEŞKESİ – ARAP İSYANLARI

Mondros Ateşkesinin ayrıntılarına girmeden önce kısaca Osmanlı’daki Arap aşiretlerinin isyanlarına değinmek gerekecektir. Arap ayaklanması, I. Dünya Savaşı sırasında, Osmanlı devletindeki kardeş Müslüman (!) Arap aşiretlerinin başlattığı sözde bağımsızlık ve özgürlük mücadelesidir. İngiliz emperyalizminin projesiyle altın ve çıkar karşılığında meydana gelen bu ayaklanmalar Osmanlı ve Türk siyasetçilerince hep görmezden gelinmiş, deve kuşu gibi kafayı kuma gömme ve yalakalık politikası bugüne dek sürdürülmüştür.

Ayaklanmanın lideri İstanbul doğumlu Şeyh Şerif Hüseyin, Osmanlı hükümetince Mekke’ye vali olarak atanmasının ardından, 1865 yılından itibaren Arap aşiretlerini gizlice örgütlemeye başlar. Osmanlı Halifesinin cihat çağrılarına da kulak asmayan Şerif Hüseyin ve yardımcısı Emir Faysal İngilizler ile anlaşmayı tercih eder. 23 Ekim 1914’te İngiliz subayı Lawrence’ın destek ve danışmanlığında Arap aşiretleri ayaklanır.

Sonuçta, Pantürkist ve Panislamist hayaller peşinden sürüklenen Osmanlı, Kafkaslar dahil, Arap yarımadasındaki tüm topraklarını ve petrol bölgelerini kaybedecek, petrol bölgeleri İngilizler ile Fransızlar arasında bölüşülecektir. Baldırı çıplak aşiret liderleri, emirler ve sultanlar da İngilizler tarafından kral (!) ilan edilecek, bölgede irili ufaklı günümüze kadar gelen kukla krallıklar, devletçikler kurulacaktır!

 

emir-faisal-lawrence
Mekke Emiri Şeyh Hüseyin İngiliz subaylarıyla birlikte

 

İşte günümüzde AKP hükümetiyle sıkı fıkı olan, gidip geldiklerinde Anıtkabir’i baypas eden, lüks arabalarda, saraylarda, zevk ve sefahat içinde yüzen, kefiyeli, kanduralı çok eşli kral, prenses ve prensleri Osmanlı’nın cihat çağrılarına kulak asmayan o eski Arap aşiret liderlerinin torunlarıdır. Böylece “ne Şam’ın şekeri, ne Arabın yüzü” söyleminin anlamını da herhalde daha iyi kavramış olduk sanırım! (Resimde Emir Faysal, Lawrence ve diğer İngiliz subayları İngiliz savaş gemisi HMS Orion’un güvertesinde)

Kuşkusuz, böyle muazzam bir kaos ve kargaşa ortamında Osmanlı’nın darmadağın oluşuna şaşırmamak gerekir. Nitekim, I. Dünya Savaşı sona yaklaşırken Ortadoğu’da somut bir başarı gösteremeyen Osmanlı tüm cephelerde bozguna uğrar: Filistin bölgesi ve Kudüs İngilizlerin eline geçer. 1 Ekim 1918’de ise Şerif Hüseyin komutasındaki Arap ordusu Şam’ı alır.

Araplar zafer şenlikleri yaparken Talat Paşa hükümeti ateşkes istemek zorunda kalır. İngilizler ateşkesi kabul etmez. Osmanlı bu kere ABD’den arabuluculuk dilenir! ABD de bu konuyla hiç ilgilenmeyince 8 Ekim’de hükümet istifa etmek zorunda kalır. Yeni kurulan hükümet İngilizler ile 30 Ekim 1918’de Mondros Ateşkes antlaşmasını imzalar. Ateşkes ilanından sonra Musul’daki 70.000 kişilik ordu Musul’u savunmadan, padişahın emriyle ve büyük bir başarıyla (!) Nusaybin’e geri çekilir. Bu fırsatı kaçırmayan İngilizler tek bir kurşun harcamadan ellerini kollarını sallayarak 15 Kasım 1918’de Musul’a girerler !

Herhangi sudan bir gerekçeyle ülkenin baştan sona işgalini öngören Mondros ateşkesi tam bir yıkım belgesiydi. Ateşkesin 4. maddesi ” Tüm savaş tutsakları ile gözaltına alınmış, ya da, tutsak olan Ermenilerin İstanbul’da toplanarak koşulsuz Müttefiklere teslim edilmesini” öngörüyordu.

isgal-sonrasi-anadolu-haritasi

En ilginci ise 24. maddeydi. Bu madde altı Ermeni ili (Vilâyeti Sitte) olarak kabul gören Erzurum, Van, Elazığ, Diyarbakır, Sivas ve Bitlis’te karışıklık çıkması durumunda, Müttefiklere bu illeri işgal etme hakkı tanıyordu! Kars 25 Nisan 1918’den beri zaten Ermeni işgalindeydi.

 

vilayeti sitte
Vilâyeti Sitte

 

Nihayet tüm cephelerde 11 Kasım 1918de dünya savaşı sonra erer. 13 Kasım günü müttefik donanması Boğaziçi’ne demirler ve İstanbul işgal edilir. 17 Kasımda Bakü İngilizlerce işgal edilir. Müttefikler Ege bölgesinin İtalya’ya verilmesi konusunda uzlaşmışlardı. Ancak, İngiltere daha sonra fikir değiştirir: bölgede çok daha kolay denetleyebileceği ve Osmanlı’ya karşı kullanabileceği Yunanistan’ı devreye sokar.

19 Aralık 1918 Dörtyol bölgesinde Fransız ve Ermeni birlikleri ile Kuvay-i Milliye güçleri arasında ilk çarpışmalar başlar. 24 Aralık 1918’de İngilizler Batum’u ardından 12 Ocak 1919’da Kars’ı işgal ederler ve 30 Nisan 1919 günü Kars’ın yönetimini Ermenilere devrederler.

İngilizler Doğu’da Ermenilere güvendiği gibi, Batı’da da Rumlara güveniyordu. Böylece Müttefikler Ege bölgesinin Yunanistan’a, Doğu Anadolu’nun Ermenistan’a, Güneydoğu’nun da özerklik verilecek Kürt aşiretlerine verilmesini kararlaştırmışlardı. Görüldüğü gibi İngilizler Osmanlı egemenliğinde yaşayan Arap, Kürt, Rum ve Ermenileri Osmanlı’ya karşı kullanarak, önce içten çökertme, yıpratma, ayaklanma, ardından İngiliz birlikleriyle düzeni sağlama ve savaşmadan işgal etme projesini çok büyük bir başarıyla uygulamışlardır.

Bu plan ve proje doğrultusunda 15 Mayıs 1919 günü İzmir ve Ege Bölgesi Yunan ordusunca işgal edilmeye başlanır. Bu arada işgale karşı yer yer direnişler de görülür. Kuvayı Milliye denilen ulusal güçler Anadolu ve Trakya’da oluşmakta olan bu direnişi örgütlemeye başlar. İzmir’in işgal edildiği gün İstanbul’dan S/S Bandırma ile yola çıkan Mustafa Kemal Paşa 18 arkadaşıyla 19 Mayıs’ta Samsuna ulaşır.

 

sevres
Sevr antlaşması

 

Bu arada 18 Ocak 1919’da Paris Barış Konferansı başlamıştır. Bu konferansa 22 Nisan 1920’de Osmanlı Devleti de çağrılacak ve konferans 10 Ağustos 1920’de Sèvres Antlaşmasının imzalanmasıyla sona erecektir.

 

Erdağ Duru

 

(Yazının devamı: ERZURUM VE SİVAS KONGRELERİNİN ARKA PLANI

Bu dizide yer alan bütün yazıları görmek için şu linke tıklayınız:
https://turkiye.net/dosyalar/ermeni-sorunsali/
veya sitenin menü sisteminden DOSYALAR – ERMENİ SORUNSALI yı seçiniz.)

 

________________________________________________________________

Referans:
1. Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, Milliyet Yayınları, 1992
2. Davranışlarımızı Kökeni, Dr. Erol Teber, Sorun Yayınları, 1975
3. Din Devletleri, Prof. Dr. Aysel Ekşi, Ümit Yayıncılık, 1995
4. Emperyalizm Kıskacında Türkler Ermeniler Kürtler, Yazıcı Yayınevi, 2003, Ersal Yavi
5. History of the Ottoman Empire and Modern Turkey, Stanford J. Shaw, Cambridge University Press, 1987
6. History of the Western Civizilation, Bertrand Russell, Unwin University Books, 1971
7. İnternet kaynakları: Timeturk Haber, Vikipedia, Agos Gazetesi, Al Jazeera ve Ermenistan ile ilgili çeşitli web siteleri
8. Osmanlı İmparatorluğunun Yükseliş ve Çöküş Tarihi, Dimitri Kantemir, Cumhuriyet Yayınları, 1998
9. The Encyclopedia Americana International Edition, Americana Corp., I-XXX Volumes, New York, 1977
10. The Reader’s Digest Great Encyclopeadic Dictionary, Oxford University Press, 1964
11. The Turkish Labyrinth, James Pettifer, Viking Penguin Group, 1997
12. Théma Larousse, Tematik Ansiklopedi, Cilt 1-2, Larousse 1993 Milliyet 1993-1994
13. Türk Devrimini Temelleri ve Gelişimi, Doç. Dr. Ahmet Mumcu, A.Ü. Hukuk Fakültesi Yayınları, 1976
14. Türkiye Cumhuriyeti Çökerken, Vural Savaş, Bilgi Yayınevi, 2004
15. Türkiye’de Etnik Gruplar, P. Alford Andrews, Ant Yayınları, 1997
16. Türkiye Neden Feda Edildi? Merdan Yanardağ, Destek Yayınevi, 2013
17. Türklerin Tarihi, Doğan Avcıoğlu, Tekin Yayınevi, 1985
18. Ulusal Kültür Savaşı, Atilla İlhan, Bilgi Yayınevi, 1998

 

 

yorum

Yorumlar kapalı.